Sis
değerler aşmaklar çivi niçin siyah beyaz elbette siyah beyaz cennet kimi cehennem kimi ⓘⓓⓔⓑⓘⓨⓐⓣ Zehra Başaran
değerler aşmaklar çivi niçin siyah beyaz elbette siyah beyaz cennet kimi cehennem kimi ⓘⓓⓔⓑⓘⓨⓐⓣ Zehra Başaran
Dünyaya geleli pek fazla zaman olmamıştı. Ana kucağında yabancılık çekmiyordum. Karnımı orada doyuruyordum. Popişimi (annem öyle diyordu) annemin kucağında kirletiyordum. Babam bebek bezlerini eve getirirken gururla: -Cebimize ediyorsun be oğlum, diyordu. Sonra beni […]
4. Bir vardı,bir yoktu her şey. Gökyüzü meselâ. Bugün vardı; yarın da var. Tâ ki olmayacağı o son güne kadar. Ama insan,daha kısa. Şemsettin B.,hayatı hakkındaki en acayip şeyi öğrendiği,o aşırı sıcak temmuz günü,bir […]
Ekime ve nisana İnsan soluyan tüm fıtrata Yaprak yaprak dökülmüş olmanın sarsılmaz erginliğiyle Hesapsız savruluyorduk Seviyorduk hiç acımadan ve aç kalmadan Mecnundan çöl çalıyorduk Kafka’dan ruh Ruhu vardı acının, karanlık ve kedi Yara alıyordu kendi […]
3. (ilk bölüm için tıklayın.) … Şemsettin B. Hakkındaki En Münasebetsiz Şey Şaduman B., küçücük mutfaklarındaki küçücük mutfak masasına oturmuş, pencereden içeri girmeye çalışırken ortasından yırtılmış sinekliğe takılan, dalları patlamaya hazır tomurcuğa durmuş erik […]
içimi tekmeleyen bunca acıyla sıratı koşarak geçebiliriz biz ihtimaller ihtimaller ihtimaller hadi ellerini ver.. ⓘⓓⓔⓑⓘⓨⓐⓣ Ömer Faruk Ünalan
hayattı bu toz bu gaz bu bulut barut ve kan ardı sadece ses nefesti,solgun ciğere o,bana seslenmez;ben,ona.. pervaza konan üveyiğin, konuşmaması gibi pervazla Ölümdü,sesi. bana bir daha asla dirilemeyecek şeylerden bahsetti. Hiç işitmemiş gibi baktım […]
Keşke doğum günümüzde ağlamasak Keşke annemiz mercimek çorbası yapmış olsa Bütün ölü çocuklar toplansak Kalbini yerden alıp yerine taksa Zahra Musap, Allah’ın yanından bir dakikalığına gelip yanaklarımıza konsa Keşke doğum günümüzde ağlamasak Toprağı bir […]
Şemsettin B. Hakkındaki Her bi’şey Bir varmış,bir yokmuş.. Evvel zaman içinde,zaman bizim içimizde.. Ve hepimiz bir çemberin içinde tıngır mıngır gider iken.. Pireler bakkal,develer tellâl,hainler muhâl,şâhitler lâl iken.. Uzak mı uzak,çok uzak bir genç adam […]
Uzun zaman önce idi. Sonbaharın ılık rüzgarı, yağmurun serin kokusu nefesimize vurmadan önce idi. Ne kar dokunmuştu yapraklara, ne de gülcenin gülleri. Zamanın bitmek tükenmeyen saatinin dakikaları arasında yuvarlanırken bizlerde o hengamede yokuş aşağı koşuyorduk. […]