Yaz Bunu Bir Kenara

 

Anja-Stiegler04

 

 

İçimde kıvrılan şu küflü hu’lar

Dipsiz kuyuların Yusuf’u şimdi

Putperestler

Sereserpe İbrahim

Bakir sandaletlerim ve

Göğsümde kalabalık şehirler

Boynumun iyi huylu sakinleri

Ne zaman kötü yola düşsem

İncinir dünyanın bütün anneleri

Yaz bunu bir kenara.

 

 

Saçları ortadan ayrık ırmaklar gibi

Ağustosa kanatlanır kuru dallar

Her kuytuluk bir düğüne kör oysa

Her balık bir denize nankör

Köşelerinden kıvırmalık kibar mektuplar

Amaçsız sevdalara gazi,

Aşklar görkemli şehit

Aşklar mütevazı

Yaz bunu da.

 

 

Sırattan ince kılıçtan keskin

Düşüncelerin zengin dilencisi

İsa’dan önce halı dokuyan zenci kızlar

Bağrımıza hançer bu saatte

Utangaç kasatura, puşt falçata

Asgari delici alet

Bağrımıza hançer.

Bu saatte incinir tuz gölleri

Hint okyanusu, Yeşilırmak, Kaz Dağı…

Bal ağrıları petekten bizar düşünce

Ağrır azı dişim

Başparmağım

Hatun kişim.

Yaz işte.

 

 

 

Öyle fosilleşmiş sırıtmalardan kavi

Hokkabazlar için yazılan masum vaazlar

Ve mevzuata uygun tahsil edilen kısa ömrüm

Gezinir topuklu ayakkabılarıyla hayâlarımda.

Üşütük bir gurup akılla gel

Hiç bekleme

Kardeşim Fidel

Aynı yolun yolcusuysak

Rengarenk gökyüzü vatan bize

Dünya vatan,

Konya da vatan o halde.

Ayağıma takılan insan parçalarıyla

Farklı rüyalara uyanıyoruz bak.

Ruhu besleyen ebem gömeçleri

Sarıçiçek, madımak…

Hangi yöne tapınsak

Tüylenir ülkemin bütün kadınları

Yaz bunu da bir kenara.

 

 

Kaç nişangahın oku olabilir bir çift göz

Bir çift göz kaç gönle sıkabilir

Bir iç kıta kaç kalibre Ankara’dır veya

İşve ile bağrımızda yuva kuran alıcı kuşlar

Başka baharlara şerbettir

Başka ülkelerde kışlar.

Ay denizinde korkuyla şahlanır akşamlar

Batığında milim milim limanlar

Batığında hava sahası, raylar

Yaz işte.

 

 

 

idebiyat

Ömer Faruk ÜNALAN

Bir yanıt yazın