ışığa sövüyor ışığa sövüyor sesi
karanlıktan urgan eğirmiş adam
yüzü orman olmuyor elleri dev gibi
çürük aşklar kokuyor nefesi
şehir aslı adam kerem
elleriyle defh ediyor meltemi
limanda tren bekliyor istasyonda gemi
adam seratan, adam verem
adam dağınık ev gibi
şiir umuyor bir yaradan
çırılçıplak bir rüyaya giriyor
bir topraktan çıkıyor yaşına uygun giysilerle
mavi bir kadına el sallıyor karadan
adam öğrendikleri kadar yol
konuşabildiği kadar duvar
adam ölen bir hünkarla gömülmüş son ses
…
şimdi adam bir gül’den yayılmada boşluğa
“annem yanan soba, babam yağan kar”
Emin Çelikli