sonra ben gider bir ata sarılırım sen orda yoksundur
ben ata sarılırım, bir orman kalkıp kaktüslerinden arınır
yeşile nazır bir cam şahittir buna
bir de akşama varmaya kırılmış bir söz
vay ki ben sabah esintilerini görmemiş bir güneştim
esmerleşmiş ruhumun gölgesizliğinde ikindiye varmaktı niyetim.
gökyüzünden raviler diye unuttuk
unuttuk kuşların da bir göğsü olduğunu
oysa seherde rüzgârlar en meltemli yerinden okşanır
kuşlardır seherin sakince mırıldanan nefesi
bensiz… ah! bensiz mi duydun hu huu’ları âminleri…
çok puslu uzakların yalnızı olsan fark etmezdim seni
ondan geldin bir kırılmanın içine mum oldun
et kokusunu duyunca ağaçların nasıl da kolu kanadı kırıldı
ah ben usul usul ışıyan yalnızlığınla yanardım
yanardım
yanardım
yalandın…
ormanların kalbinden
ve yalan bir alevden beri benim adım zehr
ben kuşlara terör estiririm
gökyüzü kaçkınları taklasal bir ifadeyle
maviden geçmeye nasıl da meyleder
kuşların kursağında toprak kalmıştır bilirim…
İdebiyat
Feyz Kariha