Anlat ki ey çığlık kızı
Babanın seni toprağa nasıl satmaya çalıştığını anlat
Toprağın seni babanın hıncıyla nasıl yuttuğunu
Anlat
Rahmin sol yanından kopan oğulun habersiz sevincini anlat
Ve aldat, sessizce çığlık at
Ben ölmedim de ve toprağı aldat
Sonra yücelt ruhunu Hû’ya uçur.
Kalk al Kudüs’ü gâvurdan
Yönelt kâbeye iki rekât dua kıl yüreğinin acısında
Uyan, sivril, dikil, diklen ve usulca devril yüreğinin güneşi ısıtan heybetiyle.
Gir toğrağa, ben geldim aç kapıyı ‘baba’ de
Hiddetlenme varsa babanın vicdanı uyandırır pişmanlığını
Ben geldim de
Hiddetlenme
Ey başını,
Selam ver asil böceğe
Al koynuna yılanı
Bir kara saçlı kız ol ve gir babanın katran yüreğine
Sakın ha hiddetlenme kız’sın sen
Bırak kızsın güneş!
Al güneşi koynuna iğil bak suya
Gölgeni gör güneşe kat
Ve sonra usulca öl
Sakın ha hiddetlenmeyesin babanın hıncı boğuverir gölgeni de
. . .
idebiyat
Zeynep Kaplan