Mukavametsiz Yaşamak Üzerine Tezler
idebiyat Ömer Faruk ÜNALAN
Uzun kış gecelerinin bacalarda bıraktığı is gibi Yüksek rakımlıdır ispirtolu filozoflar Bünyeme sirayet eden onca kimyasala rağmen Her cumartesiyi nikotinsiz geçiriyor ciğerlerim Yasallıktan medet uman mafya babalarıyla Pazartesiyi salıya bağlıyorum Merhaba. Silahlanır tematik […]
dönmekten yorulan bir rüzgargülü solmaktan yorulmayan solgun,doğduğu ilk gün gibi anasından susamakla meşgul tüm harfleri yitirmiş mahrecini imlası bozuk unutun bu dili !unutun desem..korku unutulmayacak bir şeydir sobaya elini yaklaştıran çocuğa sorsun dünya! onun eli […]
yoksa bana mı öyle geldi yoksa sana mı ikindi, anneme migren… yoksa zaman bir gel-git mi aramızda tahta silahım, naylon tankım ve uçağım mı yoksa göğsümü savaş alanına çeviren… “bak reis” dedi yorgun sandal […]
Tahrip gücü yüksek bir baharda Koşturur atlarını ordular Bilmem hangi zamanın Hangi rüzgarı, Hangi denizin karasıydın. Ey somurtkan gecenin Güleryüzlü çocuğu! Sibirya’nın güneşi Afrika’nın karıydın. Ve masallardan kalma En Keloğlan bakışımla baktım sana […]
Burası kalbim acının hüznün sevinç ve mutluluğun başkenti Hoş geldin. idebiyat Ömer Faruk Ünalan
Haberin var mı taş duvar? Demir kapı, kör pencere, Yastığım, ranzam, zincirim, Uğruna ölümlere gidip geldiğim, Zulamdaki mahzun resim, Haberin var mi? Görüşmecim, yeşil soğan göndermiş, Karanfil kokuyor cıgaram Dağlarına bahar gelmiş memleketimin…