(taşı güzel atan çocukların anısına)
naziler gazze’yi bombalıyor bellâra
şeytanın çocukları gazze’yi
ben seni seyrediyorum
başkaları başka şeyleri
allah hepimizi
dostumu bilmiyorum
biliyorum fakat düşmanımı
insan insanın düşmanı mı
bakacağız, göreceğiz, bileceğiz
devran zehri zâlimler devranı bellâra
engereğin dilinden insaf dileniyoruz
zorumuza gidiyor oysa bu tanıklık
at izi it izinde, it izi bit izinde
bu nasıl bir bulanıklık
bu nasıl bir muammâ
bir gül neresinden tutulur bellâra
biliriz, bilirsin
bir makine neresinden tutulur onlar bilir
onlar bilir bir gül neresinden koparılır
bu kaçıncı zulümat bize izletilen
bu kaçıncı barbarlık
bilinsin istiyoruz
bileniyoruz
kötü bir çağdan daha geçiyoruz bellâra
şeytanın şerrine dair bir çağdan
filistin’de sabîleri öldürüyorlar
amerikan yerlilerini öldürdükleri gibi
afrikalıları, asyalıları öldürdükleri gibi
çoluğu çocuğu, kadını kızanı öldürüyorlar
insana benzeyenler insanları öldürüyorlar
bu nasıl bir zorbalık
mısır yiyerek seyrediyor bunu hollywood piçi
onun bütün küçük piçleri
satılık dünya yıldızları, şıllık şöhretler
duyguculuk oynuyorlar bize
üç maymunu oynuyor dünya
on iki maymunu oynuyor
bir sürü maymunu oynuyor dünya
ellerinde bir ‘carpe diem’, avuçlarında bir ‘holly shit’
bütün bir beyaz adam orada, ben-i israil’in yanında
bankalarıyla, markalarıyla, paralarıyla
hepsi orada
tarihin o gıcık denklemi ortada
kötülerle “çirkinlerin” orantısız savaşında
“bizler köle insanlarız bellâra
sömürülmesi ve öldürülmesi olağan insanlar”
öyle düşünüyorlar, öyle dayatıyorlar, öyle uyguluyorlar
pis faşistler, kafatasını serttiğimin çocukları (sertmek)
kötü bir çağdan geçiyoruz bellâra
ruhumuzu evrilten
kalbimizi inciten bir çağdan
irin, leş, kaktüs ve bür sürü benjamin
kötü bir çağdan geçiyoruz
bu bir tiyatro değil, seyirci kalamayız
orada mâsumlar öldürülürken
biz burada olamayız
çatmazsak bu küfre, sataşmazsak bu alçaklığa
incinir allah, belâmızı buluruz
selâm olsun o repliğe
“gidip savaşalım dostum; güvende oluruz!”
selâm olsun bir büyük yeryüzünün
henüz tükenmemiş o yâkut kalbine
roger baba’ya, yeşil tugaylar’a ve milyarlarcasına
büyük insanlığa selâm olsun
baksın mâdem, bakmakta olan aval aval baksın
aksın mâdem, at dizince kanlar oluklarca aksın
varsın ısınsın bakalım beyazdeniz, karadeniz, kızıldeniz
bilinçli bir bilenç biriktiriyoruz
bileniyoruz
mesela kudüs
selahaddin’in, osmanoğulları’nın kudüsü
raşist postallar altında ultra mahzûn
mesela kudüs
bize ne oldu, biz ne izliyoruz
kaçımızda var o çocuklardaki o yürek
bombalar patlasın konfor düşkünü kıçımızda
bilendik yeterince, bilinsin istiyoruz
her defasında yankımızı işitiyoruz
ya gidip ölüşelim bu zulme karşı
ya bu zulmü hep birlikte bölüşelim
bize düşen nâmus dövüşmektir bellâra
kötü olana karşı dövüşmek
gaddar olana karşı
burası böyle değildi, burası neresi
nil ilen fırat’ın arası neresi
aksâ’nın kanayan yarası neresi
bilinsin istiyoruz
bileniyoruz
pâyidar zaraman